2011 biterken


2011’i derleyip toparlamanın zamanı geldi. Bir kez daha yıl boyu biriktirdiklerimizi ortaya döküp geçtiğimiz seneyi hatırlanmaya değer kılanları çıkarmaya girişiyoruz.

2011’i kapatıyoruz!

İşe Mylo Xyloto‘yla başlıyoruz.

Neden değerli?: Coldplay’in bundan yaklaşık 10 sene önce çıktığı yolculukta hala aynı yeri hedeflediğini ve ona ulaşmadan vazgeçmeyeceğini hatırlattığı için. Zirvede ve zirvede tek başlarına olana kadar durulmayacaklarını görmek zor değil.

Neyi değiştirdi?: Mylo Xyloto’yla işittikleriniz şüphesiz daha önceki Coldplay albümlerinden çok farklı. Çok daha pozitif, çok daha basit, inkar edilemezcesine pop. Bütün bunlara rağmen hala kendileri gibi duyuluyor oluşları bazılarınca büyük bir cesaretsizlik örneği olarak görülmüş olsa da, Coldplay kendini kayalıklardan aşağı bıraktığı vakit uçamayacağını fark edeli oldukça uzun bir zaman oluyor. Mylo Xyloto, bunun yerine bir süredir havada süzülmeyi tercih eden grubu varmak istedikleri yere her zamankinden daha da çok yaklaştırdı.

2012’de ne alemde?: Dünyanın dört bir yanında büyük sahnelerde, stadyumlarda ve yeterince şanslıysak İstanbul’da.