Mad Men’in son sezonunun tanıtımlarını hatırlarsınız. Dizinin geri dönüşünü stil, özgüven, şehvet ve karakterlerin diğer pek çok özelliğiyle müjdeliyordu. Hiçbirinin gerçekliğini inkar edecek değilim; Mad Men’in televizyondaki en seksi dizi olduğunu söyleyerek devrim yapmak için artık çok geç. Yine de, Mad Men üzerine düşündüğümde zihnimde ilk canlanan şey bunlar olmuyor. Mad Men en başından beri heyecanlı, hareketli, karmaşık, seksi, depresif; 5 sezon boyunca, aklınıza gelebilecek hemen her şey oldu. Ne var ki tek bir şey hep diğerlerinden bir adım daha öndeydi, sertliği.

Mad Men’e en çok yakışan sıfatlardan biri “agresif”. Arka arkaya biriktirdikleri her şeyi tek seferde yıkıp yeniden inşa etmekten korkmayan senaristlerin bu tavrından nasibini almayan karakter kalmadı. Eğer izledikleriyle kendini özdeşleştirme eğilimleri olanlardansanız muhtemelen sizin de payınıza bir şeyler düşmüştür.

Bir düşünün, Roger Sterling’in 5. sezonun finaliyle birlikte ilk tanıdığınız adamdan ne farkı var? Onca çabaya karşın, aradığı tatmine ne kadar yaklaşmayı başarabildi?

Ya da Joan. Jaguar anlaşması Joan için, seneler içinde biriktirdiği (en azından biriktirdiğini düşündüğü) değere aslında sahip olmadığı düşüncesiyle yüzleşmesi demekti. Kurmaya çalıştığı hayatı, almak zorunda kaldığı zorlu kararları ve ilk gördüğümüzde sandığımız kadın olmadığını gösteren her şeyi bir kenara bırakıp, yine en başta kendisine yapıştırılan “seksi kızıl” etiketiyle başbaşa kalmış oldu.

Hayatımıza girdi gireli güçlü kadın rolüyle arz-ı endam eden Megan’ın imajı bile, sezonun son bölümünde parçalara ayrıldı. İdealleri ve bireyselliği konsundaki inadını daha fazla sürdürecek gücü kendinde bulamayan Megan, Don’a ihtiyacı olduğunu ilk kez yüksek sesle ifade etti. Megan’ın içinden çıkan çaresiz kadınla birlikte Don’un kendisini bir başka Betty vakasıyla karşı karşıya hissettiğini söylemek yanlış olmayacak sanıyorum. Megan’daki kırılmanın, Don ve birliktelikleri tarafındaki başka kırılmalara da öncülük etmesi hiç şaşırtıcı olmaz.

Son sezonla birlikte gitmek istediği yolda emin adımlar atan tek isim Peggy gibi görünüyor; yine de Peggy’nin söz konusu yıkımlardan payına düşeni almadığını söylemek zor. Başarısını ölçümlerken büyük ölçüde Don’u referans alan Peggy için görmezden gelinerek geçmiş koca bir sezon fazlasıyla bunaltıcıydı. Bunların üstüne, verdiği büyük karar -ki kesinlikle inanılmaz bir hareketti- Peggy için büyümek anlamına gelse de, Don tarafında beklemediği bir anda gelen bir darbeydi.

Dahası yok mu? Elbette var. Pete Campbell, Lane Pryce, Betty… Büyüğünden küçüğüne Mad Men’de kendine yer bulmuş her karakter bu sezon da yıkım anlarından kendine düşeni aldı. Yazarlar, sürekli yeni ilişkiler kurdu, karakterlerin belli özelliklerini yükseltti, hikayeye onlarca yeni katman ekledi ve hiç beklemediğiniz bir anda inşa ettiklerini tuzla buz etmekten asla kaçınmadılar. Bütün bunları düşündükten sonra  ben de kendimi en başta buldum. Evet, Mad Men  heyecanlı ve evet, Mad Men çok seksi ama bunun arkasında aslında tek bir şey var: Mad Men çok sert.
..