İNCELEME: BEST COAST – ALWAYS TOMORROW
60’ların sörf rock’ını geri getirmesi ile zamanında ün salmış olan Best Coast, 5 senelik bir aranın ardından geri döndü. Bu 5 senede vokal ve grubun ana beyni Bethany Cosentino depresyonu ve bağımlılığı yendi. Şimdi de Always Tomorrow ile yepyeni bir başlangıç yapmasına tanıklık ediyoruz.
Albümün açılışını yapan Different Light ile klasik Best Coast tınılarını yeniden selamlıyorsunuz. Önceki albümlerde Cosentino’nun en çok eleştirildiği konu, söz yazarlığı yetenekleriydi. Dördüncü albümde hayatı ile beraber sanatsal becerilerini de yeniden şekillendirdiğine tanıklık ediyorsunuz. Öncelerinde günlük basit hisleri yine bir o kadar basit kafiyeler ve sözler ile aktarması ile biliniyordu. Always Tomorrow’da ise basit duyguların bir katman ilerisine inebiliyorsunuz. Hemen ardından gelen ilk single Everything Has Changed ise albümün bir özeti niteliğinde. Albüm boyunca farklı şarkılara konu olan temaların hepsi single kaydında birleşiyor. Tekdüzeliği ile diğer şarkıların gölgesinde kalması ise üzücü. Hemen ardından gelen For The First Time ise Best Coast’un diskografisindeki gelmiş geçmiş en iyi şarkı olarak arayı kapatıyor. Muhteşem söz yazarlığı ve dahiyane melodisi ile uzun süre akıllardan çıkmayacak nitelikte. Graceless Kids ile birlikte Bethany Cosentino’nun kariyerinde yepyeni bir dönem açılıyor. 2020’de Fleetwood Mac geri dönüyor olsaydı For The First Time çıkış şarkıları olabilirdi.
Albümün ortalarında yer alan Wreckage ve Rollercoaster şarkıları bağımlılıktan kurtulmasının ardından hissettiği kötüleşme korkularından dem vuruyor. “Eğer şu anda iyiysem, neden hâla başarısız olduğumu hissediyorum?” diye sorarken öncesinde yaşadığınız sıkıntılı zamanların yeniden gelebilecek olmasının getirdiği kaygıyı yeniden yaşıyorsunuz. Cosentino’nun sesi her zamankinden daha özgüvenli ve korkusuz bu şarkılarda. Albümün güçlü başlangıcı ile kıyaslandığında ise ilerleyen şarkılar, her ne kadar müziksel tempo artsa da yaratıcılık açısından albümü yavaşlatıyor.
Albümün genelinde daha deneysel ve yeni tarzlar denedikleri bir yaklaşım mevcut. Ne yazık ki bu girişim zaman zaman başarısızlığa uğruyor. Seeing Red‘in başında ve sonunda duyduğumuz synthesizer’lar şarkıya katkı sağlayacak ya da yenilik getirecek yapıda olmamalarına rağmen (bir şekilde) öne çıkarılıyorlar. Büyük çerçevede Weezer-vari tınılar (bazen de biraz Fleetwood Mac) aynı noktada döndürülüyor ve albümü bitirdiğinizde çoğu şarkıda aynı melodileri farklı şekillerde dinlediğinizi fark ediyorsunuz.
Her ne kadar gelişim alanları olsa da Best Coast, ilk albümlerindeki keyfi yeniden yakalamaya ilk defa dördüncü albümde yaklaşıyor. Bir şeylere yeniden başlamak için aradığınız motivasyon, dans edebileceğiniz indie gitar pop şarkılarında yeniden doğuyor. Best Coast’un Crazy for You albümünü zamanında sık sık döndürmüş ve kendinden bir parça bulmuş olanların ne kadar büyüdüklerini fark edecekleri keyifli bir albüm.