Bu hafta Tanışın köşemizde son yıllarda en sevdiğim janra (bu kelimeyi cümle içinde kullanmak bana da nasip oldu) olan synth pop yıldızı Hollandalı Eefje de Visser’yi ağırlıyoruz. Fiziki olarak da Türkiye’de ağırlamanın hayalini kurduğum Eefje de Visser’yi ilk olarak yine son yıllarda en sevdiğim Belçikalı grup Bazart ile tanıdım. (Düet yaptıkları şarkı için buradan) Bir süre Eefje’yi de Belçikalı sandım Hollandaca/Flamenkçe konuştuklarından, sonra Belçikalı bir arkadaşım “Eefje Hollandalı” dedi ve utandım.

Kendisinin sahnede duruşunu ve en çok da konserlerinde kendinden başka kadın müzisyenlerin de ona eşlik etmesini sevdim. Eefje kendi web sitesinde kısaca şöyle tanıtılmış:

Eefje de Visser’in bol bol üretilen synth pop’unu tek kelimeyle anlatmak gerekirse, “acı tatlı” anlamına gelen “Bitterzoet” kesinlikle iyi bir seçim olurdu. Ancak Hollandalı şarkıcı-söz yazarının dördüncü albümünün adı başka bir sanatsal açıdan da anlamlı. Müziği daha önce hiç bu kadar özlemle dolu, ancak bugüne kök salmış, korku ve umudun eşit ölçülerde olduğu bir çağla karşı karşıya kalmamıştı.

Uhrevi/hafif vokaller, her zaman De Visser’in ticari markası olan, ancak şimdi gerçekten ön plana çıkan zarafetle, sudaki synthesizer ses ortamlarında gezinir. Benelüks ülkeleri onu yıllardır bir yıldız olarak selamladı ve şimdi geri kalanımız bu kadının ne kadar popüler bir vizyoner olduğunu anlamaya başlıyoruz.

Eefje de Visser bugüne kadar dört albüme imza atmış. İlk albümü ise 2011 yılında çıkardığı Het Is olmuş. Albümün en sevdiğim şarkısı Scheef ile benim favorim 2016 çıkışlı Nachtlicht albümü oldu.

İngilizce dışında başka dillerde müzik arayışınız varsa ve biraz da karanlık tınılar seviyorsanız, Eefje’yi dinlemenizi tavsiye ediyorum. Ayrıca şu detayın bizim için önemli olduğunu düşünüyorum; Eefje geçtğimiz yıl Balthazar ile turneye çıkmış ve birlikte konser vermişler. Neden? Çünkü Belçika’nın Flamenk eyaleti ve Hollanda aynı dili konuştuklarından müzisyenleri bu iki ülke tarafından dinleniyor. Konserlerini özellikle sevdiğimden bir konserini de buraya bırakıyorum.

İngilizce dışında bir dilde müzik icra eden müzisyenleri de Türkiye’de ağırlamak dileğiyle.