SALI PAZARI: 02.06.2020

Salı günleri Avaz ahalisi olarak o hafta severek dinlediğimiz şarkıları sizlerle buluşturuyoruz. Ayrıca bu hafta yanımızda Toprak şarkısıyla bizleri çok etkileyen Netam da var. Tezgahlarımızı sizler için açtık. Spotify listesini de aşağıya iliştirdik. Buyurun:

NETAM

Ajda Pekkan – Uykusuz Her Gece

Şöyle nostaljik bir başlangıç yapalım istedim. İlk şarkımız, karantina günlerimi güzelleştiren “Süperstar 83” albümünden bir parça olmalıydı. İnsanın içini sıcacık eden, yer yer duygusal, yer yer coşkulu, her anlamda çok güçlü bir albüm. Bu albüm, ben dünyaya gelmeden 15 sene önce yayınlandı. 1983 yılında yayınlanmış bir müziğin etkisini iliklerime kadar hissedebilmek çok enteresan bir duygu.

Nuova Napoli – Ddoje Facce

Şimdi müzik yardımıyla bir yolculuğa çıkalım istiyorum. Nereye istiyorsak oraya, ya da yol bizi nereye götürüyorsa! Bu şarkı bütün yolculuklara gelsin.

L’Impératrice – Odyssée

Sahile ulaştık bile, hafif bir rüzgar, deniz sesi, kumları kaynatan güneş, şemsiyenin altında kitap okur muyduk? Hiç sanmıyorum.

Vaudou Game – Grasse Mat

Bu şarkıyı keşfettiğim anı asla unutamıyorum. Harika bir seyahat sonrası Berlin’e inmiştim. Yurda gitmek için otobüse bindim ve o sırada uçakta başladığım Vaudou Game’in “Otodi” albümünü (şiddetle öneriyorum) dinlemeye devam ediyordum. Otobüs kırmızı ışıkta durduğunda dışarda kulaklığını takmış, tek başına çılgınca dans eden birini gördüm. Muhtemelen tekno müzik dinliyordu fakat bu çılgın dans, şimdi dinlemekte olduğunuz şarkıyla muhteşem bir uyum sağlıyordu. Bana müzikte tür kavramının olmadığını tekrar hatırlatan bir hadisedir bu.

Develer – Biber

Bu şarkı Develer’in ilk EP’si “Bosporion”dan. İçerisinde barındırdığı yüzbinlerce duyguyla gönlümü çaldı bu yeni EP. Geleneksel enstrümanları her çeşit müzik türüne alet etmeleri ayrıca hoşuma gidiyor. Özellikle son zamanlarda bana umut veren bir müzik.

Weval – False State of Mind

Son iki şarkımızı beni dayak yemişe çeviren şarkılara ayırdım. Nedendir bilmem, oturup aylarca nefes almadan müzik yapma isteği  uyandırıyor içimde bu iki şarkı.

Nicolas Jaar – Faith Made of Silk

Son albümü “Cenizas” ile bende iç kanama yarattı Nicolas Jaar. Sizde nasıl bir etkisi olacak, hangi uzuvlarınız zarar görecek bunu asla bilemeyiz.

HANDE

Laura Marling – Hope We Meet Again

Semper Femina ile erkek bakış açısını bir kenara bırakarak sadece kadınların anlayabileceği bir dil yaratmıştı Laura Marling. Yeni albüm Song for Our Daughter ile de uzağa gittiğini düşünmüyorum. Albümün en sevdiğim yanı da şairane melodileri… Şarkı sözü yazarlığında bir deha olduğu konusunda şu ana kadar hemfikir olmak ile beraber bu albüm ile kıyaslanamaz bir seviyeye ulaştığını düşünüyorum.

Lady Gaga – 911

Gaga geri döndü! Tabii ki, ben de hemen albüme gömüldüm. Genel çerçevede mükemmel seviyeyi ıskalamasına rağmen tatmin edici derecede başarılı olduğunu düşünüyorum. Albümdeki elektronik dans etkilerinin en yoğun hissedildiği ve Gaga’nın diskografisinde kendine önemli yer edinen 911 ise bu haftaki favorilerimden. Hatta oyunu bir derece ileri götürerek Chromatica II’nin hemen ardından dinlemenizi öneririm. İkisini bir arada tükettiğinizde Lady Gaga’nın pop starlığın ötesinde bir yaratıcı güce sahip olduğu konusunda benimle hemfikir olacaksınız.

Car Seat Headrest – Can’t Cool Me Down

Car Seat Headrest’in yeni albümünü ilk dinlediğimde bayılmıştım, ancak dinledikçe bendeki etkisini kaybetti. Can’t Cool Me Down ise gitar melodisi, karanlık vokalleri ve şairane gizemi ile hâla etkisini üzerimde sürdürüyor. Benim için şu anki en büyük merak konusu ise şu: Bu şarkının canlı performansı nasıl acaba? Şarkının gücünü yükseltebilir; ancak rezil de edebilir. O yüzden de şu ana kadar olabildiğince Youtube’a uğramadım. Olur da, kötü senaryo gerçek ise bununla yüzleşmek durumunda kalmamayım, bu şarkı büyüsünü hep sürdürsün.

Christine and the Queens – Je Disparais Dans Ten Bras

La Vita Nuova EP’si şu karantina döneminde hayatımdaki en büyük eksikliği doldurdu galiba. Albüm ile ilgili tek hayal kırıklığı bir uzunçalar olmaması. Her ne kadar İngilizce versiyonu ünlü olsa da ben bu şarkının yüz bin defa Fransızca orijinalini tercih ederim. İlk başta Fransızcasını anlayabilecek miyim diye kendim ile girdiğim bu yarıştan favori dans parçam ile ayrılıyorum. Adieu!

ELZ AND THE CULT – Paranoya

Bir küstahlıktan ziyade bir türlü alışamamış olmam sebebi ile yerli sahneye olabildiğince bulaşmadım şu ana kadar. ELZ AND THE CULT ise bu direnişimdeki en büyük düşmanım. Kendilerini bunun için tebrik ediyorum. (Sarkastik bir şekilde söylemiyorum.) Müziklerindeki depresif tınıların yanı sıra yerleştirdikleri “horror” hissi ile hele bu albümde keyfime diyecek yok. Yeni albüm ile ilgili çok şey yazabilirim; hepsi bir kenara favorim ise Paranoya. Grup hakkında çok az şey bilmem ve araştırdığımda da öğrenebilmem ise bu albümün deneyimini daha da gizemli bir hâle getiriyor. Yaklaşık 2 haftadır kendilerinden röportaj isteme hayalleri kuruyor ve impostor sendromuma yenik düşerek cesaret edemiyorum. Edebilirsem blog’da görürsünüz zaten.

CEMRE

Carly Rae Jepsen – Stay Away

Emotion Side B’nin neredeyse albümden bile iyi olması dolayısıyla Dedicated’ınkilerin de yayınlanmasını heyecanla bekliyordum. Geçtiğimiz hafta, albümün kendisinden 1 yıl kadar sonra, Dedicated Side B’ yayınlandı. Her ne kadar beklentilerimi tam olarak karşılamasa da birkaç şarkı öne çıkıyor, bu da onlardan biri.

Lady Gaga – Babylon

Yıllın en heyecanla beklenen albümü biraz gecikmeli de olsa sonunda yayınlandı. Bu konuda daha ayrıntılı fikirlerimizi paylaşacağımız post da yakında gelecek ama benim şimdilik favorim bu şarkı oldu.

Fiona Apple – Love Ridden

Sosyal izolasyona başladığımdan beri podcast’lere sarmış bulunuyorum. Aynı sebepten ortaya çıkan, Scrubs dizisinin oyuncuları Zach Braff ve Donald Faison’un diziyi tekrar izleme ve bölümleri tartışma maratonunu dinlemeye başladım. Son bölümde bu şarkıdan bahsetmeleri üzerine yıllar sonra ilk kez dinledim ve haftalık loop’uma aldım.

Foster the People – Lamb’s Wool

Geçtiğimiz sene Imagination’ı yayınladıklarından beri albümü bekliyorum. Yeni single’lar gelmeye devam ediyor ama bir türlü albüm gelmiyor. Nerede bu albüm?

AVAZ AVAZ – EN İYİ ZAMANLARINDAN INDIE

Son olarak hala görmediyseniz, benim dinlemelere doyamadığım şöyle bir playlistimiz var, gençliğinize götürme garantili:

KRCHMT

Netam & Damla Temel – Toprak

Hayatın en önemli sebeplerinden biri toprağa, zaman zaman yavaş tempo tekno’ya dokunan elektronik bir müzikle ile yapılan bir saygı duruşu. Videosuyla da büyülerken düşündürüyor. Takipteyim, takipte olun.

The Away Days – Sadness will last forever

Away Days yine bildiğiniz (bildiğimiz) gibi.

Balthazar – Never Gonna Leave You Down Again

– Başka Balthazar şarkısı biliyor musun? – Hayır. Bilmek ister misin? – Hayır. – Neden? Hiçbirinin bu kadar güzel olacağını sanmıyorum.

Delphic – Doubt

Bağırarak eşlik etme isteği oluşturan elektronik parçaların sayısı azdır ama bu o azınlıktan.

Lady Gaga, BLACKPINK – Sour Candy

Şimdilik albümden en sevdiğim parça bu ama albümü dinlemeye devam. Başka şarkılar da yavaş yavaş kanıma giriyor.

Son olarak toplu bir spotify listemiz ise hemen burada;