Küçüklüğümden beri bilgisayar oyunu oynarım. Fakat şu son birkaç aydır çok daha fazla oynamaya başladım. Belki de bunda pandeminin de etkisi vardır. Birkaç aydır oynadığım oyunların arasında çok eskiden oynamış olduğum oyunlar da yer alıyordu. Oyunları tekrar oynarken şunu fark ettim: Ben bu oyunların en çok müziklerini hatırlıyormuşum. Hatta şöyle bir şey fark ettim: Oyunları oynarken müzikleri hatırlamıyordum; müzikleri dinlerken oyunları hatırlıyordum. Bu hissin sadece bende olmadığını yakın çevremdeki arkadaşlarımın da böyle hissettiğini öğrendim. Bu oyunlardan birkaçını siz de duymuşsunuzdur. Metin2, Knight Online, Skyrim, The Witcher, God Of War ve daha nicesi…

Ama beni bu yazıyı yazmamı sağlayan oyun bu oyunlar değil. Yaklaşık 2 ay önce oynadığım ve uzun süre etkisinden çıkamadığım bir oyun: Death Stranding. Size ilk başta kaba taslak Death Stranding’ten bahsedeyim. Başrollerde The Walking Dead’ten tanıdığımız Norman Reedus ve Hannibal dizisinden hatırlayacağımız Mads Mikkelsen var. Mads Mikkelsen klasik kötü adam. Norman ise bir teslimatçı. Kargoları A noktasından B noktasına taşıyor ve taşırken genellikle yürüyerek taşımak zorunda. Normalde oyunlarda müzikler aksiyonun başladığı yerde, duygusal bir anda veya ara yüzü açtığımız zamanlarda çalar. Fakat bu oyunda ise normalde çalınan bu yerlerin yanı sıra paketimizi teslim etmek için çıktığımız sakince geçen yol maceramızda da çalıyor ve Death Stranding’i oynayanlarda çok büyük bir etki bırakıyor. Müzik ansızın çalıyor ve çaldığı zaman da ekranda hangi şarkı olduğu ve kimin söylediği de belirtiliyor. Ayrıca oyunda müziklerin kilidini açmak ve yeni müzikleri dinlemek için de ayrı bir olayı var. Her level atladığında yeni müzikler ekleniyor. Hatta bu müzikler arasında God Of War oyun müziği de yer alıyor.

Oyun şirketi, müzikler için benim de çok sevdiğim indie ve ambient türünde çalan Low Roar grubu ile anlaştı. Bence grubun şarkıları ile oyun birbiri ile çok iyi bir harmoni yakalamış. Oyunu oynarken müzikle de birlikte sanki o oyundaki karakterlerin yaşadıklarını ve hissettiklerini siz de yaşıyormuşsunuz ve hissediyormuşsunuz gibi. Oyun final sahnesi tepkileri için çekilen videolara da ağlamayan, gözleri dolmayan birisine ben henüz rastlamadım. Zaten Death Stranding, oyun müziği konusundaki başarısını 2019’da Ludvig Forssell ve Jenny Plant’in BB’s Theme şarkısı ile oyun ‘Oscar’ı olarak da bilinen The Game Awards’ta en iyi oyun müziği ödülünü kazanarak kendini kanıtlamıştı.

Oyunlar ve müzikler her ne kadar dışarıdan bakınca alakasız iki tür olarak gözükse de birbirini tamamlıyorlar. Belki oyunsuz müzik olabilir ama müziksiz oyunun olamayacağı düşüncesindeyim. Oyun ve müzik ilişkisini siz de biraz hissetmek istiyorsanız Death Stranding’in tanıtım fragmanını izleyebilirsiniz.